DEĞİŞİM

 Her zaman arz edilen. Memnuniyetsizliğin yok oluşunun tek yolu bilinen. Her şeyin sebebi ve sonucu. Ansızın gelen ve dağıtan da o, planlanarak adım adım işlenen de. Her şeyde varken hiç bir şeyde görünmeyen, bilinmeyen ama hissedilen, görünen de duyulan da. Değişim. Geldiğinde gitmeyen, çağırdığında gelmeyen. Ve asla durdurulamayan.

 

Bir an gelir, içinizde günlerdir aylardır yıllardır bir volkanın hazırlığı gibi dipten ve sinsice gelen o lav yığını, bir anda dışarı vurur kendini. Ya değişirsiniz, ya yok olursunuz. Tercih yapmaya ise genelde vaktiniz kalmaz. Aslında yaparsınız ama tercihi yapan bilinciniz olmaz. Birden, anlamadan, istemsizce. Ansızın ve aniden. Bütün benliğinizle. Ya savaşırsınız ya kaçarsınız. Kararını ise ne kadar uğraşsanız da bilincinizle veremezsiniz. Sonrası? Sonrası iyilik güzellik demek isterdim ama, sonrası acı. Korkmayın hemen. Eskisi kadar acı değil artık. Sonrası kabulleniş. İlki kadar zor olmayan. Sonrası yeni bir hayat. İlki kadar masum olmayan. Bütün soruların cevap bulduğu, cevapsızların silindiği. Yeni soruların doğduğu ama eskisi gibi ilgi çekici olmadığı. Bir yanıyla çok sıradan. Özlenen sıradanlık. İçten içe asla sıradan olunamayacağının bilinci. Her katında farklı bir dindarın oturduğu binada ateist kapıcı olmak gibi. Ya da Kaf Dağının arkasındaki ülkeye kral olmak. İstemsizce yapılan tercihlerin farkındalığı, birden yüklenen sorumluluklar. Gözler. Gözlerle görmek istenilen ama asla görülemeyen. Gözlerin bir suçu yok. O göremiyor değil, aradığın orda yok. Hangisini ararsan ara, kimi istersen iste. Ya gelmezse, gelse de istediğin zaten o olmaz. Ama yalnızlık sana hep gelir. Yalnızlık hem dost hem düşman. Değişimin şeytanı. Uymaman gereken şeytan o. Değişimle yalnızlık yanlışlık. Odak noktası sen. İstediğin. Hissettiklerin. Ve Zaman. Her zaman, ZAMAN. Yitip giden de o, kaybolan da. İstesen de geri gelmeyen, gelse de gerçek olmayan. Kafa. Gider bazen. Sonra gelir. Bulduğuyla umduğu bir olmasa da şükreder yoluna devam eder. Kafana da bedenine de güven. O zamanın farkında. Sen fazla kontrolcüsün. Kontrolü ruhuna ver. O zaman, zaman sana işler. O zaman hayatın akıp giderken sen içindeki en güzel renk olursun. Ruhuna, bedenine, zihnine güven. Sadece biraz güven.